Sadece nefes almak dahi başlı başına bir nimettir. Böbreklerin kanı süzmesi, kalpteki kanın pompalanması, midenin yediklerimizi öğütmesi, barsakların boşaltıma hazır hale getirmesi vs… B
İki böbreğimiz
Böbreklerin
Allah bizim için vücudumuzda her an birçok mucizevi işlem yaratır. Daha annemizin karnında tek bir hücre halinde iken, bir süre sonra bizi oluşturan hücrelerin kimi kalp olmaya karar verir, kimi göz olmaya karar verir. Şuursuz hücrelerin biraraya gelerek son derece kompleks organlara dönüşmesi Allah’ın izni ve dilemesiyle olur. Allah’ın emri ile kalbe dönüşen hücreler, son nefesimizi verene kadar atmaya devam ederler. Şuurlu olmadığımız uyku halinde dahi kalp hücreleri atmaya devam eder, bir kesintiye uğramaz. Bu, Allah’ın dilemesi ile gerçekleşen büyük bir mucizedir. Eğer nefes alma işlemini gerçekleştiren biz olsaydık, asla uyuyamazdık. Zira şuursuz uyku halinde nefes almayı hatırlamamız mümkün olmazdı.
Allah’ın devamlı kalbi attırması, nefes aldırması, tüm organlarımızı bizim kontrolümüz dışında çalıştırması çok büyük nimettir. Zira bizim, ne kalbin düzenli attırmaya gücümüz yeter, ne nefes alıp vermeye, ne de vücudumuzdaki kirli kanı süzmeye. Allah, nimetin devamlılığını sağlayarak insanlara merhamet etmektedir. Yüce Allah’ın yaratması, ayetlerde şu şekilde bildirilir: Rabbinin Yüce ismini tesbih et, ki O, yarattı, ‘bir düzen içinde biçim verdi’, takdir etti, böylece yol gösterdi. (A’la Suresi, 1-3)