Profil fotoğrafı

İbrahim HAZİNİ

  • Üye Katılımı Açık
  • 3 yıl 4 ay önce
  • 6

    Yanıtlar

  • 6

    Üyeler

İLK MEKTEBİMDEN BİR HATIRA

Şiir Name Şairler İbrahim HAZİNİ İLK MEKTEBİMDEN BİR HATIRA

Bu konu içeriyor 0 sesler ve sahip 0 yanıt.
0 sesler
0 yanıt
  • Yazar
    Yanıtlar
  • #100016860
    Anonim
    Ziyaretçi

    15.03.2011

    İlk mektebimden Hatıra

    İlk mektebimde bir hatıram, rüya gibi gözlerimden süzülüp kalacak.
    Şiir gibi anlatılıp silsileli olarak takdim edilecek
    Çok vakit alsa bile İnşallah bir gün huzurunuza sunulacak.
    Mısraları, sözleri fazlaca sıkıntıları tamir edecek
    Karanlıkta kalmış hatıralarımdan azıcık bir yer tutacak
    A harfiyle başlayıp Z harfiyle sona erecek
    Tüm anlatımlarda öyle hazin anlar taşıyacak ki
    Doğrultusunda okuyanı hayran bırakacak
    Ağlatılar ve güldürülerle dolacak.
    İnsanlar ya garip bulacak ya da hoşlarına gidecek.
    Hadiseler devşirilip didik didik edilecek.

    İlk adım ana mektebi son adım ise iş hayatında son bulacak.
    Ana mektebinde hayat, düzmece gibi sanılacak.
    Kıssasını anlatsak herhalde fena olmayacak.
    Eften püften giriş katlı eski bir mekândı.

    Penceresi ufaktı ve yere değmişti.
    Demir parmaklıklarından kaçmak düşünülemezdi.
    İçinde yaslanacak minder ve oturacak hasırlar vardı
    Sıralar uzundu ve üstünde oturacak tahta eksikti
    Ayaklar sürekli sızlanıp uyuşurdu
    Kalem, defter, kalemtıraş, silgiden başka edevat yoktu.
    Ne duvar tahtası ne de oyuncak vardı
    Bir tek teneffüs alanı genişçeydi
    Oda gündüz olduğu halde biraz karanlıktı
    Mahpusa benzer üç dört odası ya vardı ya da yoktu
    Her odası on beş metre kareyi geçmezdi.
    Yirmi çocuktan fazla zaten istiabı almazdı
    Kırk çocuktan fazlaydık ve bu rakamlar yerinde durmazdı
    Havasızlıktan boğulurduk ama dışarıda hava serindi.
    Güneş bizden uzak dururken yaklaşınca çarçabuk ilerlerdi
    Kapılar kapanınca çıkmaya izin verilmezdi.
    Gardiyana benzer bir iki hocamız vardı
    Biri erkekti diğeri galiba kadındı
    Aklımda kalanı kadın olandı

    Yaşı orta yaşlı, yaşından on yaş büyük göstermişti
    Yüz kırışıklıkları oluk ama birbirlerine değmemişti
    Bazıları ince diğerleri birazcık kalındı
    Gözleri galiba siyah, kahverengiyle karıştırılırdı.
    Elinde asasını sallar ve sözleri de gıcık ederdi
    Bu manzara aklımdan hiç çıkmazdı
    Asası elinde sakız gibi yapışmış bırakmayı hiç düşünmezdi
    Zaman zaman kayıp eder, bulana kadar alt üst ederdi
    Bulunca bacaklarına hafifçe vurur, avuçlarını da unutmazdı
    Dişlerini bastırıp sinirliliğini gizleyemezdi
    Bu manzara aklımdan hiç çıkmamıştı.
    O anda dili tutulur hep hımhım ederdi
    Arkasından hıçkırıklar gelirse zar zor geçerdi.
    Çocuklar onu görüp korkudan susmayı seçerdi
    Yoksa bağırmaları birkaç duvar aşardı
    Asanın uzunluğu elli santim ya vardı ya da yoktu.
    Eni de beş santim ya yoktu ya da vardı
    Hocanın yüz asıklığından insanın içi ürperirdi
    Çok bakılınca hayaller dizilirdi
    Kaşları birleşik gözleri küçüktü
    Aç isen iştah kaçar yüzler ekşirdi
    Belki dul kalmış belki de hiç evlenmemişti.
    Dul kalmış olması daha büyük olasılıktı

    Yaşım küçüktü böyle şeylerin izahını aklıma getirmezdim
    İşinden zevk almayıp mecburiyetten yaptığını anlamıştım.
    Ona merhaba demeden insan geçip hızlanırdı
    İnsan ona acıyıp selam verip yerine çarçabuk geçerdi
    Hele sopayı sallarsa sükûnet iyice sağlanırdı
    İğne yere atılınca kulaklar onu rahat duyardı.
    Azıcık asayı bırakınca gürültüden insan kaçardı
    Azıcık bir patırtıyı duyarsa asayı birden bedene indirirdi
    Bu manzara zihnimden hiç silinmemişti
    Gülmeyi erken yaşta unutmuş, intikamı bize gelmişti.
    Ağlatırdı, ama güldürmeyi asla beceremezdi
    Zalim mi desek yoksa yetiştirilişi mi böyleydi
    Ne okula gitmiş ne de okuma yazarlığı vardı
    Belki babası kabahatli belki de annesi ifritti.

    Teneffüste yiyecek çeşitleri o kadar az ki
    Şekerlemeden başka bulundurmak sanki yasaktı
    harçlıklarımızın hepsini onlara harcardık.
    Ne baba anaokuluna gelir ne de anne nasıl geçtiğini sorardı.
    Böylece anaokulu hatıraları aklımda böyle kalmıştı.
    ——————————————————

Bu şiire yanıt yazmak için giriş yapmalısınız.